Abstract:
Muz, ülkemizde tropik meyveler içerisinde ticari anlamda yetiştiriciliği yapılan en önemli türlerin başında gelmektedir. Tropik koşullarda açıkta yetiştirilen muz, ülkemiz gibi subtropik koşullarda açık ve örtüaltında yetiştirilmektedir. Ülkemizde sadece Akdeniz bölgesinin bazı mikroklima özelliği gösteren yörelerinde yetiştirilme şansı olan muzda, yetiştiricilik alanları son sınırına erişmiş bulunmaktadır. Bu nedenle, muzda üretimimizin artması, ancak bilinçli yetiştiricilik ve örtüaltı yetiştiriciliğinin artması ile mümkün olabilir. Son yıllarda ülkemizde örtüaltı yetiştiricilik alanlarında önemli artışlar olmuş ve bu alanlar son sınıra yaklaşmış bulunmaktadır. Bu nedenle, engebeli arazilerde örtüaltına alternatif sistemlerin geliştirilmesi gerekmektedir. Muz yetiştiricliğinde, ülkemizde örtü sistemi olarak plastik kullanılmaktadır. Plastik kullanımı yağmur sularından yararlanma açısından bir dezavantaj oluşturmaktadır. Bu nedenlerle planlanan bu projede, arazi yapısından dolayı sera kurulumuna uygun olmayan engebeli arazilerde, yağmur sularından yararlanmaya olanak sağlayan net örtü sistemi altında muz yetiştirme olanaklarının açıkta yetiştiriclik ile kıyaslanması amaçlanmıştır. Araştırma, 2015-2016 yılları arasında Antalya'nın Gazipaşa ilçesinin Yakacık mevkiinde yürütülmüştür. Araştırmada materyal olarak Dwarf Cavendish çeşidi kullanılmıştır. Konstrüksiyonunda galvenizli demir ve örtü sistemi olarak ise monofilament beyaz dokuma tülü kullanılmıştır. Projede iklimsel ve bazı verim parametreleri yanında, bitkilerde morfolojik özellikler (gövde çevresi, gövde yüksekliği, yaprak sayısı, hevenk sapı çevresi), verim, derimden önce ve derimden sonra meyvelerde pomolojik özellikler açık ve net örtü sistemi göz önüne alınarak kıyaslanmıştır. Araştırma bulguları, net örtü sistemi altında tüm aylar göz önüne alındığında sıcaklık değerlerinin daha yüksek ve oransal nem değerlerinin ise daha düşük bir seyir izlediğini göstermiştir. Hava neminin aksine, vejetasyon periyodunun sonunda kaydedilen toprak nemi net altında daha yüksek belirlenmiştir. Yapraklarda saptanan klorofil içeriği net altında daha yüksek, buna karşın fotometrik, kuantum ve piyranometrik cinsinden ölçülen ışık değerleri ise net altında daha düşük saptanmıştır. Yapraklarda rüzgardan zararlanma, net altında minimum düzeyde gözlenmiştir. İncelenen morfolojik özelliklerin önemli bir kısmı net altında daha iyi sonuçlar vermiştir. Verimi doğrudan etkileyen tarak sayısı ve hevenk ağırlığı net altında açığa göre daha yüksek kaydedilmiştir. Meyve fiziksel özelliklerinden parmak ağırlığı, parmak çevresi ve parmak uzunluğu değerleri net altında daha yüksek belirlenmiştir. Araştırma sonucunda, açıkta yetiştiricilikte dekara verim 4.02 ton ve net altında ise 4.49 ton olarak kaydedilmiştir.