Akdeniz Üniversitesi DSpace

11 Eylül sonrasında Amerika Birleşik Devletleri’nin Ortadoğu’daki hegemonyası

Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.author Hotak, Fazal Rahman
dc.date.accessioned 2021-06-29T08:13:39Z
dc.date.available 2021-06-29T08:13:39Z
dc.date.issued 2017
dc.identifier.uri http://acikerisim.akdeniz.edu.tr/xmlui/handle/123456789/3567
dc.description.abstract Bu çalışmada 11 Eylül 2001'de New York'ta bulunan ve İkiz Kuleler diye bilinen Dünya Ticaret Merkezi ve Pentagon'a yapılan terör saldırılarını takiben, ABD'nin Ortadoğu Bölgesinde etkin rol oynayan devletler üzerindeki hegemonya süreci araştırıldı. Tarihsel süreç incelendiğinde ABD'nin Ortadoğu coğrafyasında çok uzun zamandır etkin bir rol üstlendiği görülmektedir. Bölgenin dinsel, kültürel, etnik, siyasi ve nihayet iktisadi önemi, ABD başkanlarının ilgisini çekmiştir. Özelikle yakın tarihin bir ürünü olan İsrail'in bölgede bir ulus devlet olarak kurulma sürecinde ve sonrasında, ABD sadık müttefikini yalnız bırakmamıştır. ABD ayrıca Araplar ve İsrailliler arasındaki çatışma ve anlaşma ortamlarında müdahil ve arabulucu roller üstlenmiştir. Soğuk Savaş Dönemi'nde Ortadoğu'da Sovyetlerin müttefik oluşturma sürecine, ABD de kendi dostlarını belirleme ve onlarla ilişkilerini geliştirme yoluna gitmiştir. Sovyetlerin Ortadoğu'nun doğal kaynaklarına olan ilgisinin yanı sıra, ideolojik yayılma taleplerine karşılık verecek sıkı dost devlet araması, ABD Başkanlarının bölge üzerindeki askeri ve iktisadi yardımlarına ev sahipliğini yapmasına neden olmuştur. İsrail'in ulusal çıkarları, Soğuk Savaş Döneminde de ABD'nin söz konusu bölgedeki politikalarının temel kılavuz çizgilerini oluşturmuştur. Soğuk Savaş sonrası, tek kutuplu küresel sistemin, yegâne oyun kurucusu ABD, Ortadoğu'da 'Yeni Dünya Düzeninin' kurallarını yerleştirmekle meşguldü. 11 Eylül 2001 saldırılarından sonra, saldırıyı gerçekleştiren El Kaide terör örgütünün izini süren ABD kendini Afgan ve Irak topraklarında buldu. Her ne kadar kendisinden teslim edilmesi talep edilen Usame Bin Ladin'i, her türlü yaptırım tehdidine rağmen iade etmeyen Taliban yönetimine yapılan askeri operasyonu konusunda uluslararası kamuoyuna açıklayacağı bazı delilleri mevcutken, Irak'ta hiçbir şekilde bulunamayan kitle imha silahlarının olası varlığı Irak topraklarının ABD güçlerince işgaline neden olacaktı. 11 Eylül Saldırıları ABD'nin Ortadoğu da hegemonya oluşturma niyetini gerçekleştirmek için elverişli bir fırsatı sundu. Arap Baharı olarak bilinen sözde bölgenin demokratikleşme süreci Ortadoğu'da çok daha sorunlu ve acı bir tabloyu ortaya koymuştur. Sonuçta, Irak ve Afgan topraklarının işgal edildi ve binlerce sivil hayatını kaybetti. Arap Baharı da bölge istikrarını tehdit eden ve bölgedeki stratejik noktaların ve enerji kaynaklarının ABD'nin hegemonyası altına girmesine yardımcı olmuştur. en_US
dc.publisher Akdeniz Üniversitesi en_US
dc.rights info:eu-repo/semantics/openAccess en_US
dc.title 11 Eylül sonrasında Amerika Birleşik Devletleri’nin Ortadoğu’daki hegemonyası en_US
dc.type info:eu-repo/semantics/masterThesis en_US
dc.contributor.department Uluslararası ilişkiler en_US
dc.contributor.consultantID Ramazan İzol en_US
dc.contributor.institute Sosyal Bilimler Enstitüsü en_US


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster