Özet:
Hem Türkiye hem Moğolistan devletinin anayasalarının koyduğu esaslara göre devlet egemenliğinin yetkili organlar eliyle kullanılması gerektiğini söyler, bu da egemenliğin bizzat ve doğrudan değil, fakat temsilciler eliyle kullanılmasını anlatır. Bu organlar, yasama yetkisi için Büyük Millet Meclisi, yürütme yetkisi ve görevi için Cumhurbaşkanı ve Hükümet, yargı yetkisi için bağımsız mahkemeler olarak belirlenmiştir. Böylece kuvvetler ayrılığı ilkesi benimsenmektedir.Bu araştırmada günümüzdeki Moğolistan ve Türkiye Cumhuriyeti devletlerinin yapıları ve özellikleri karşılaştırılarak ele alınmıştır. Her iki devletin yasama güçlerini, seçmen vatandaşların seçimle oluşturdukları temsilcilerden oluşan parlamento (meclis) kullanır. Devlet kamu tüzel kişiliğinin örgütsel yapısını oluşturmak, değişiklikler yapmak ve bu örgütsel yapıyı işletecek kuralları koymak, değiştirmek amacı ile yasama gücünü kullanan devlet organlarının iki ülke arasındaki farklılıkları, özellikleri ortaya çıkarılmaktadır.Devletin sürekli çalışmasını sağlayan, yasaların uygulamasından ve yürütülmesinden sorumlu duran en temel mekanizma olan yürütme organlarını oluşturan Türkiye ve Moğol Cumhurbaşkanları ve hükümetlerinin örgütsel yapısı ve işleyişi ayrıntılı olarak anlatılır ve onların özellikleri, aynı ve farklı yönleri karşılaştırılarak ortadan çıkarılır ve değerlendirilmektedir.Türkiye ve Moğolistan devlet yargı güçlerini bağımsız mahkemeler eliyle kullanır. Bir devletin siyasal rejimi ne olursa olsun mahkemeleri çalıştıran yargıçlar, baskı ve etki altında kalmazdır. Mahkemeler, parlamentonun çıkardığı yasaların yürütme organınca uygulanması sırasında çıkan uyuşmazlıkları çözerlerken, devlet adına ceza verme yetkisiyle donatılması kaçınılmazdır. İşte böyle özellikleri taşıyan adları bahsedilen iki devletin yargı güçlerinin mevcut durumları, özellikleri de karşılaştırılarak değerlendirilmektedir.