Özet:
Bu çalışmada, Antalya ilinde hem örtüaltında hem de açıkta yapılan biber yetiştiriciliğinde önemli zararlara yol açan batı çiçek tripsi [Frankliniella occidentalis (Pergande) (Thysoneptera: Thripidae)]'ne karşı, iki önemli biyolojik etmen Amblyseius swirskii (Athias-Henriot) (Acari: Phytoseiidae) ve Orius laevigatus (Fieber) (Hemiptera: Anthocoridae)'un ayrı ayrı ve birlikte etkileri değerlendirilmiştir. Çalışma, Antalya-Konyaaltı'nda (Karatepe köyü, 36° 52' 55" kuzey 30° 33' 12" batı, rakım 46 m) bir cam seranın yaklaşık 100 m2'lik bir bölümünde ard arda iki üretim döneminde (Bahar 2013 ve Güz 2014) yürütülmüştür. Çalışma alanındaki biber bitkileri muameleler için sıralar halinde gruplanmış ve muameleler 3 tekerrürlü olarak tesadüf blokları deneme desenine göre uygulanmış, her tekerrürde muamelesiz kontrol parseli içerilmiş olup her parsel 16 bitkiden oluşmuştur. Muameleler 'O. laevigatus', 'A. swirskii', 'O. laevigatus + A. swirskii', ve 'Muamelesiz kontrol' olarak isimlendirilmiştir. Dikimden 1 gün sonra her parsele 50 adet F. occidentalis ergini salınmış, 7-10 gün sonra da her biri kendi parseline olmak üzere biyolojik etmenler salınmıştır. Muamele etkinlikleri, 15 haftalık periyotta haftalık olarak yapılan sayımlarda zararlının (tripsin) larva, nimf ve erginlerini sayarak değerlendirilmiştir. 'O. laevigatus', 'A. swirskii', 'O. laevigatus + A. swirskii' uygulamaları istatistiki olarak trips populasyonları bakımından birbirlerinden farklı bulunmamışlar, ancak 'Muamelesiz kontrol' parselindeki trips populasyonları ile karşılaştırıldıklarında her iki üretim döneminde de istatistiki olarak (p<0,05) daha düşük trips populasyonlarına sahip olmuşlardır. Bu sonuçlara göre, çalışmada F. occidentalis'e karşı etkinlikleri denenen iki biyolojik mücadele etmeni olan O. laevigatus ve A. swirskii'nin uygulamada farklı sonuçlar göstermediği ve ayrı ayrı uygulandıklarında trips popülasyonları üzerinde sağladıkları kontrolün birbirinden istatistiki olarak farklı olmadığı sonucuna varılmıştır. Bu iki biyolojik mücadele etmeninin birlikte kullanımında ise herhangi bir antagonistik ya da sinerjistik etki oluşturmadığı da ulaşılan diğer bir sonuçtur.