Özet:
Süreklilik bir şeyin güncel varlığına işaret eder. Zanaatta süreklilik talebe bağlıdır. Sanatta ise etkileşime bağlıdır. Bu etkileşim: günlük olaylar, felsefe, kültür, teknoloji ve farklı disiplinler ile gerçekleşebilir. En ilginci ise sanat ile zanaat arasında çoktan kopmuş olan halef selef ilişkisinin tekrar canlanarak etkileşime dönüşmesidir. Seramiğin zanaat kısmı, güzel sanatlar eğitimi almış olanlar için ilham verici olabilir. Özellikle de bu zanaat başka topraklardan geliyorsa daha da yoruma açık olabilir. Binlerce yıllık gelenek ve tarihin üstüne kurulu Kore yarım adasında çömlekçilik başlıca zanaat alanlarından birisidir. Tarihi olmasının yanında henüz hayatın içinde yaşayan ama yavaş yavaş kaybolmakta olan bir seramik kültürü vardır. Bunun en yaygın örneği de macsabaldır. Korelilerin genel amaçlı besin tüketim kapları olan macsabal, katı ve sıvı her türlü besin için kullanılır. Seramik kültürüne, geleneğine sahip olan toplumlarda üretilen her türlü seramik nesne binlerce yıl kalabilmekte ve kültürler arası geçiş yapabilmektedir. Kültürel aktarımda önemli bir yer tutan seramik objeler gelenekselden günümüz çağdaş dünyasına kalabilen; devamlılığı olabilen özelliktedir. Bu özellik zanaattan sanata esin kaynağı olmanın yanı sıra başlı başına sanat olarak işlenebilmektedir. Bu çalışmada geleneksel üretim olan macsabal biçimi, eski örnekleri, macsabal fırın yapımı ve macsabal ile etkileşimden doğan çağdaş çalışmalar incelenecektir.